Çad'da başkanlık seçimlerine aylar kala, Sınırsız Sosyalist Parti'nin başkanı Yaya Dillo'nun öldürülmesi ve parti üyelerine yönelik tutuklamalar ülkede tansiyonu yükseltirken, gözlemciler bu durumun her ihtimale kapı araladığını söylüyor.
Yönetici ailenin çekişmesi
Başkent Encemine'de güvenlik güçleriyle yaşanan çatışmada onlarca kişi öldü ve yaralandı. Hayatını kaybedenler arasında, mayıs ayında yapılması planlanan başkanlık seçimine aday olması beklenen Dillo da vardı.
Ülkenin geçici başkanlığını yapan Muhammed Debi’nin kuzeni olan Dillo’nun partisine, iki hafta önce başkanın amcası Salih Debi de katılmıştı.
İktidardaki Zaghawa kabilesinin iç çekişmesi çerçevesinde, geçici başkanın amcası Salih Debi’nin yolsuzluk suçlamasıyla tutuklandığı duyuruldu.
İsyancılar, darbeler ve savaşlarla boğuşan komşuları arasında uzun zamandır istikrar merkezi ve ABD’nin önemli müttefiki olarak görülen Çad’da, yönetici aile arasındaki ihtilaf hüküm sürüyor.
Dillo’nun öldürülmesinin arka planı
Suikast öncesinde Çad'lı yetkililer, Ulusal Güvenlik Teşkilatı'na yönelik bir saldırı gerçekleştiğini belirterek, saldırının arkasında Dillo liderliğindeki Sınırsız Sosyalist Parti'nin olduğunu iddia etmişti. Ancak Dillo, bu iddiayı reddetmişti.
Çad ulusal televizyonunun yayımladığı bir basın toplantısında Başsavcı Omar Kadilai, Dillo'yu istihbarat teşkilatına saldırı düzenleyen bir grubu yönetmekle itham etmişti. Dillo ise bu iddiayı da yalanlamıştı.
Dillo'nun partisiyle iktidar arasındaki çekişme daha önceye dayanıyor. Geçen hafta hükümet, Yargıtay Genel Merkezi'ne yapılan bir baskını duyurarak, Dillo'nun partisinden bir üyeyi mahkeme başkanını öldürme girişimiyle suçladı. Dillo ise bu iddiayı reddederek baskının "kurgulanmış" olduğunu belirtti.
Dillo suikastı ardından
Dillo’nun öldürülmesinden iki gün sonra Çad Başkanı, bu yıl yapılacak seçimlerde aday olacağını ilan etti.
Başkan Muhammed Debi, destekçilerine ve devlet yetkililerine verdiği demeçte, kendisiyle koalisyon kuran partilerin taleplerine olumlu yanıt verdiğini belirtti. Ancak, Dillo'nun ölümüne ve amcasının tutuklanmasına değinmedi.
Orta Afrika'da, seçim sandıkları yoluyla demokratik bir yönetim için hazırlık aşamasında olan ülkede, Dillo'nun öldürülmesi yönetici elitler arasındaki ayrılıkları ortaya çıkarıyor. Bu durum, zorlu bir siyasi süreci daha da karmaşık hale getiriyor.
Muhammed Debi, yönetimi sivillere bırakacağını vaat ettiği 18 aylık geçiş sürecini 2 yıl daha uzatmıştı.
2021 yılında isyancılarla girdiği çatışmada öldürülen babası İdris Debi'den sonra yönetimi devralan Muhammed Debi, 15 subaydan oluşan bir askeri konseye başkan seçilmişti.
Ordu tarafından öldürüldü iddiası
Dillo’nun partisi, liderlerinin, askeri konsey başkanlığındaki kuzeninin karşısında seçimlere girmesini engellemek için ordu tarafından öldürüldüğünü iddia etti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, muhalefete sıkı bir baskı uygulayan askeri konseyi kınayarak Yahya Dilu suikastının araştırılması için dışardan destek alınan, bağımsız bir uluslararası soruşturma yapılması çağrısında bulundu.
Geçen çarşamba günü yaşanan suikastın ardından şehre yayılan zırhlı araçlar ve askerler, iki gün sonra geri çekilince Encemine'de sakinlik hâkim oldu. Ancak, siyasi arenadaki gerginlik hala devam ediyor.