Orta Koridor’un Orta Asya’ya Katkıları  

Araştırmacı Ahmet Vefa Rende, uluslararası ticaret yollarının önemini ve özellikle Orta Koridor gibi yeni ticaret güzergahlarının ticari ve kültürel yakınlaşmayı sağlamak için nasıl bir etkisi olduğunu Fokus+ için değerlendirdi.
Ahmet Vefa Rende
Orta Koridor’un Orta Asya’ya Katkıları 
5 Nisan 2024

Geçmişten bu yana, ticari ve kültürel yakınlaşmayı sağlamak için önemli ticaret yolları ön plana çıkmıştır. Bu ticaret güzergahları zaman içerisinde devletler arası rekabetten kaynaklı olarak ön plana çıkmış ya da etkisini kaybetmiştir. Örneğin, geçmişte Doğu-Batı ticaret yollarının Osmanlı hakimiyetinde olması nedeniyle Avrupalılar Coğrafi Keşifleri başlatmış yeni ticaret yollarının bulunmasıyla birlikte Avrupa-Osmanlı rekabetinde denge değişmiştir. Günümüzde ise AB-Rusya, ABD-Çin, Çin-Hindistan, ABD-Rusya rekabetleri bir takım yeni ticaret güzergahlarının oluşmasına neden olmuştur. Bu güzergahlar bir yandan küresel ticareti arttırırken, diğer yandan da birçok bölgenin kalkınmasına neden olmuştur. Nitekim, Çin Kuşak Yolu, Kuzey- Güney Koridoru, IMEC Ticaret Yolu ve Orta Koridor gibi doğu ile batıyı ticari ve kültürel anlamda birbirine bağlayan önemli güzergahlar ortaya çıkmıştır.   

Ancak, uluslararası ve bölgesel rekabetler bazı coğrafyalar için savaşları, kıtlıkları ve insani krizleri beraberinde getirirken, bazı coğrafyalar için ise birtakım fırsatları ortaya çıkarmaktadır. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşı ve Hamas-İsrail savaşlarıyla birlikte önemli ticaret yollarının kapasitesinin düşmesi, devletleri farklı güzergahlara sevk edecektir. Çin-Avrupa ticaretinde en önemli alternatif olarak ise Orta Koridor (Trans-Hazar Uluslararası Taşımacılık Rotası) ön plana çıkmaktadır.     

Orta Koridor 4.250 km’si demiryolu, 500 km’si denizyolundan oluşan ve Çin- Kazakistan- Kırgızistan-Hazar’dan Azerbaycan-Gürcistan hattı ile Türkiye ve Avrupa ile buluşan Orta Koridor, başta Kazakistan olmak üzere Özbekistan ve Türkmenistan gibi devletler için önemli avantajlar sağlamaktadır. Söz konusu rota, Kuzey Koridor’una göre güvenlik avantajının yanı sıra, mesafeyi 2.000 km kısaltarak hem daha hızlı hem de daha az maliyetli bir güzergah olarak öne çıkmaktadır. Ayrıca, bu güzergaha Türkiye’deki limanlar entegre edilerek, Orta Asya pazarının Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Avrupa’ya ulaşması sağlanmıştır. Bununla birlikte, Çin ile Avrupa arasındaki ticaretten faydalanacak olan Güney Kafkasya ve Orta Asya devletlerinin 600 milyar dolarlık bir kazanç sağlaması beklenmektedir.    

Özbekistan’ın hedefi lojistik üssü olmak    

Özbekistan, Orta Koridor’la birlikte uluslararası zincire katılımı kolaylaşmış, Türkmenistan’ın Türkmenbaşı limanı üzerinden ticaret hamini arttırmış ve bölgesel bir lojistik merkezi kurmasına yardımcı destek olmuştur. Bunun için Ekim 2023’te Özbekistan, güzergah içerisinde bulunan diğer ülkelerle bir araya gelerek Özbekistan-Türkmenistan rotasının geliştirilmesini istemiştir. Bu kapsamda, kuzey-güney ve doğu-batı ticaret yollarını kesen yeni ulaşım rotaları oluşturulması çabalanmaktadır. Buna, Belarus’tan Rusya’ya Özbekistan, Afganistan ve Pakistan üzerinden Hint Okyanusundaki limanlara erişmeyi sağlayan bir ulaşım koridoru dahildir. Ayrıca, Orta Koridor üzerinden İran’a transit teşvik rotasının sağlanmasıyla birlikte hem Kuzey Koridoru’na olan bağlılığını azaltacak, hem de Çin’i İran üzerinden Körfez ülkelerine bağlayacaktır. Aynı zamanda, Avrupa ile ticareti oldukça düşük seviyede olan Özbekistan için Orta Koridor, Avrupa ile ticaretini arttırması için önemli bir fırsat sunmuştur.   

Güzergahın vazgeçilmesi Kazakistan          

Orta Koridor’un önemi Kazakistan için ne kadar büyükse, Kazakistan’ın da Orta Koridor için önemi bir o kadar büyüktür. Nitekim, Avrupa’dan Orta Asya’ya, Çin’e ve Güneydoğu Asya’ya giden en kısa yolun Kazakistan’dan geçmesi, ülkeyi Orta Asya’nın bir merkezi haline getirirken, Kazakistan limanları Orta Koridor’un yük taşınma süresini kısaltarak daha ekonomik bir hale getirmektedir. Bunun yanında, sahip olduğu petrol kaynakları nedeniyle Kazakistan, Avrupa ülkeleri için ayrı bir öneme sahiptir. 2022 yılında 47.6 milyar dolarlık ham petrol ihraç eden (bunun 15.9 milyar dolarlık kısmı İtalya ve Hollanda) Kazakistan petrolü, Orta Koridor ile birlikte Avrupa için önemli bir pazar haline gelmiştir. Bu kapsamda, ilk olarak 20 Mart 2023’te Aktau Hazar limanından Bakü limanına başlatılan petrol sevkiyatı ile birlikte taşınan petrol hacmi bir önceki yıla göre %75’lik bir artış göstermektedir.   

Dolayısıyla ekonomisi için büyük bir fırsat olan Orta Koridor için ulaşım alt yapısını daha fazla geliştirmek isteyen Kazakistan, geçtiğimiz şubat ayında taşımacılık ve lojistik potansiyelinin geliştirilmesi konseptini benimsemiş ve bu bağlamda BAE ile Hazar denizinde bir deniz filosu ve kıyı alt yapısının geliştirilmesi hususunda bir mutabakat imzalanmıştır.    

Türkmenistan enerjisi için fırsat   

Orta Koridor ticaret hattı Türkmenistan’ın Rusya’ya bağımlılığını azaltması ve ekonomik kalkınması bakımından büyük bir öneme haizdir. Enerji kaynaklarını başka pazarlarla buluşturmak isteyen Türkmenistan, bu Koridor ile birlikte kaynaklarının Avrupa’ya taşınabilmesi ile yeni müşteriler kazanabilecektir. Nitekim, Rusya’nın Çin’e gaz ihracatını arttırmasıyla birlikte Türkmenistan gazının ucuzlaması, enerji kaynaklarının başka pazarlara ulaştırılmasını elzem kılmaktadır. Bunu yanında, Türkmenistan-Özbekistan güzergahından İran’a transit bir teşvik rotasının bağlanması söz konusudur. Bu rotanın bağlanmasıyla birlikte Basra Körfezindeki İran’ın, Bandar İmam Hüseyni ve Şehid Rejaie limanları önemli bir ticaret rotası olarak ortaya çıkabilir. Bu rota, kuşkusuz başta İran ve Çin’e büyük fayda sağlayacaktır. Zira, İran ekonomik yaptırımların etkisini hafifletebilirken, Çin ise Afrika ve Orta Doğu üzerindeki nüfuzunu arttırabilir. Türkmenistan ise bir yandan bu güzergah üzerinden yeni pazarlara ulaşabilme imkanına sahip olma avantajını yakalarken, bir yandan da Rusya’ya bağımlılığını azaltıp Çin’e olan bağımlılığını arttırabilme ihtimaliyle karşı karşıya kalmaktadır.             

Sonuç olarak Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle birlikte Kuzey Koridor’unun güvenliği azalırken, bu rotaya alternatif oluşturan Orta Koridor’unun ticaret hacminde büyük bir artış olmuştur. Nitekim, 2022 yılına nazaran 2023 yılında koridor boyunca taşınan yük hacmi %88 oranında bir artış göstermiştir. Aynı zamanda, Hamas-İsrail savaşıyla birlikte Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı’nın ticaret gemilerine kapanması bölgeden geçmesi gereken ticaret gemilerinin güzergahına 6.000 deniz mili ve yaklaşık 1 milyon dolarlık yakıt maliyetini ekledi.   

Dolayısıyla, Asya’dan Avrupa’ya gidecek olan malların güvenli geçişi için en önemli potansiyel olarak Orta Koridor ön plana çıkmaktadır. Dünya Bakası raporuna göre 2030’a kadar 11 milyon tona çıkması beklenen güzergahta, önemli deniz yollarının tıkanması ve Kuzey Koridor’unun aksaması sebebiyle bu rakamın planlanandan daha yüksek bir miktara ulaşabileceği düşünülmektedir. Bu da, güzergah içerisinde büyük öneme sahip olan Orta Asya ülkeleri için önemli yatırım fırsatlarını beraberinde getirecektir. Ayrıca, bu güzergahta taşınan yük hacminin artması hem Avrupa’nın hem de Orta Asya ülkelerinin Rusya’ya olan bağımlılığı azaltması bakımından ekstra bir önem taşımaktadır.    

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fokus+'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Popüler Haberler
Türkiye-Katar Ortak Yapımı Sinema Filmi İnterpol Hikayesi Sinemada Hayat Bulacak

"Rüzgargülü" ve "Zevcat" filmlerinin yönetmeni Meryem Beyza Er, İnterpol Daire Başkanlığı görevini de yapan Lütfi Çiçek'in hayat hikayesini beyazperdeye yansıtacak.

DSÖ Avrupa Direktörü Kluge Ruh Sağlığı Sorunlarını 'Bir Sonraki Pandemi' Olarak Niteliyorum

Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Direktörü Hans Kluge, ruh sağlığı sorunlarını 'bir sonraki pandemi' olarak tanımlayarak, pandemi döneminde artan kaygı ve uyku problemlerine dikkat çekti.

Türkiye-Kuveyt İlişkilerinin 60. Yılı ve Kuveyt Emiri Şeyh Meşal'in Ankara Ziyareti

Kuveyt Emiri Şeyh Meşal, Türkiye'ye gerçekleştirdiği ziyarette, iki ülke arasındaki 60 yıllık diplomatik ilişkileri kutladı ve ekonomik, savunma ve güvenlik alanlarında iş birliğini güçlendirmek için kararlar aldı.

UNICEF Nijerya, Dünyada Okula Gidemeyen Çocuk Sayısının En Fazla Olduğu Ülke

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu, dünya genelinde okula gidemeyen çocuk sayısının en fazla Nijerya'da olduğunu bildirdi.

Refah'ta Sıkışan 1,5 Milyon Filistinli için Endişeli Bekleyiş Devam Ediyor

İsrail ordusunun doğusunda kara saldırı başlattığı Refah'ta çoğu yerinden edilmiş kişilerden oluşan 1,5 milyon Filistinli, bu saldırıların daha da genişletilmesi ihtimali ve gidecek yerlerinin olmaması nedeniyle endişe içinde bekliyor.