Gazze Hükümeti Basın Ofisi Başkanı: İsrail İdari Sistemi Hedef Alarak Kaos Yaratmak İstiyor


Gazze’deki Filistin Hükümeti Basın Ofisi Başkanı Selame Maruf, İsrail’in soykırım savaşının ilk gününden itibaren hükümet kadrolarını hedef alarak, Gazze hükümetinin idari yapısını zayıflatmak istediğini söyledi.
Maruf, Fokus Plus’a yaptığı özel açıklamada, İsrail’in, devlet kurumlarının vatandaşların acılarını hafifletmek, iç cepheyi kontrol etmek, günlük yaşamı düzenlemek ve temel hizmetleri yürütmekteki rolünün farkında olduğunu vurguladı.
İsrail’in savaşın başlamasından bu yana hükümet yetkilileri, üst düzey kadroları, hükümet izleme komitesi üyeleri, bakanlık müsteşarları ve kurum müdürleri de dahil olmak üzere 3 bin 500’den fazla hükümet mensubunu şehit ettiği bilgisini de verdi.
Maruf, İsrail’in insanların yaşamlarını kolaylaştırmak ve acılarını azaltmak için çalışan idari sistemi hedef alarak, insani durumu daha da kötüleştirmeyi ve Gazze Şeridi’nde bir kaos durumu yaratmayı amaçladığına da dikkat çekti.
Felaket boyutundaki insani koşullar
Gazze Şeridi’ndeki insani durumu “kelimenin tam anlamıyla felaket” olarak nitelendiren Maruf açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü:
“471 gün süren sistematik bombalama ve yıkım, altyapıyı ve hayatın her alanını etkiledi. Gazze Şeridi’ne uygulanan abluka 17 gündür sıkılaştırılırken, gıda, su ve ilaç girişi engelleniyor. İnsani kriz daha önce hiç görülmemiş bir boyuta ulaştı.”
İşgalcilerin işlediği suçlar sonucunda sağlık sisteminin tamamen çöktüğünü vurgulayan Maruf, hastanelerin ciddi ilaç, ekipman ve temel tıbbi malzeme sıkıntısı karşısında, çoğu acil ameliyat gerektiren ciddi vakalar ve ampütasyonlar olmak üzere yüzlerce yaralanmayla karşı karşıya olduğunun altını çizdi.
Maruf ayrıca gıda krizinin daha önce görülmemiş boyutlara ulaştığını belirterek şunları ekledi:
“Gazze Şeridi nüfusunun yüzde 80’inden fazlası gıda kaynağını kaybediyor. Ayrıca, nüfusun yüzde 90’ının güvenli su kaynağına sahip olmaması, açıkça kıtlık konusunda alarm zillerinin çalmasına neden oluyor.”
Gıda, su ve tıbbi bakım gibi en temel ihtiyaçlara erişim olmamasının, Gazze Şeridi’ndeki insani felaketin büyüklüğünü gözler önüne serdiğini de vurguladı.
Uluslararası eylem çağrısı
Maruf, uluslararası toplumun bu trajik gerçek karşısında tüm bileşenleriyle birlikte, işgalcilerin işlediği suçlara son vermek ve sivillere yönelik ihlallerinden sorumlu tutmak için ahlaki, insani ve yasal görevlere dayanarak sahada acil, ciddi ve pratik eylemlerde bulunmasını gerektirdiğini söyledi.
Savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlemekten sanık sandalyesinde olması gereken İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, haksız bir uluslararası sessizliğin ortasında “daha fazla suç işlemekle övünmeye devam ettiğini” de belirtti.
Maruf, Fokus Plus’a yaptığı açıklamayı, “Uluslararası toplumun, bu acımasız saldırıları sona erdirmek ve faillerinden uluslararası adalet standartlarına uygun şekilde hesap sormak için pratik adımlar atması gerek” ifadeleriyle noktaladı.