Yeni Suriye Diplomasisi: Şara Batı ile Yeni Bir Sayfa Mı Açıyor?


Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Eş-Şara, ülkenin dış politikasında önemli bir değişimi yansıtan diplomatik bir hamleyle, dün Fransa’nın başkenti Paris’e resmi bir ziyaret gerçekleştirdi.
Bu, 14 yıldan uzun bir süredir bir Suriye cumhurbaşkanı tarafından Fransa’ya yapılan ilk ziyaret oldu.
Görüşmelerinin ardından Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron ile ortak basın toplantısı düzenleyen Şara, İsrail ile iki ülke arasındaki sınırda gerilimi azaltmak için “dolaylı müzakereler” yürüttüklerini açıkladı.
Şam ve Paris arasında diplomatik atılım
Macron’un, Suriyeli mevkidaşını Elysee Sarayı’nda sıcak bir şekilde karşılaması, Fransa’nın Suriye krizindeki rolünü yeniden tesis etme çabalarının açık bir göstergesi oldu.
Basın toplantısında konuşan Macron, bölgenin bir bütün olarak istikrara kavuşturulmasına yönelik çabaları desteklediklerini vurgulayarak, “Suriye’nin istikrarı ve birliği, Orta Doğu’nun istikrarı, Fransızlar ve Avrupalıların güvenliği açısından önemlidir” ifadelerini kullandı.
Beşşar Esed’in devrilmesinden bu yana iki ülke arasında uzun süredir devam eden sessiz diplomatik görüşmelerin doruk noktasını oluşturan ziyaret, Paris’in ilişkileri yeniden başlatma imkanlarını araştırmak üzere Şam’a gayri resmi elçiler göndermesinin ardından gerçekleşti.
Suriye’de iktidarın bu yılın başında Cumhurbaşkanı Şara’ya geçmesi, genel olarak Batı ve özel olarak Fransa ile ilişkilerin yeniden şekillendirilmesi için bir fırsat sundu.
İsrail ile müzakereler
Şara, geniş yankı uyandıran, İsrail’le dolaylı müzakerelere ilişkin açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Durumu yatıştırmak ve her iki tarafın da kontrolünü kaybedeceği bir seviyeye ulaşmaması için haftalardır arabulucular aracılığıyla İsrail ile dolaylı görüşmeler yapılıyor.”
Suriye Cumhurbaşkanı, bu müzakerelerde sınırdaki güvenlik düzenlemeleri ve İsrail’in Suriye topraklarına yönelik saldırılarının durdurulmasıyla ilgili spesifik konuların ele alındığını dile getirdi.
Şara, hükümetinin İsrail de dahil olmak üzere Suriye’nin hiçbir komşusuna zarar vermeyeceği yönündeki taahhüdünü de yineledi.
Öte yandan Macron ise, ülkesinin bölgedeki gerilimi azaltmaya yönelik her türlü çabayı desteklediğini vurguladı.
Fransız lider, sadece siyasi bir çözümün Suriye, İsrail ve Lübnan da dahil olmak üzere herkes için güvenlik ve istikrarı garanti edebileceğini de söyledi.
Söz konusu ziyaret, son aylarda Suriye-İsrail cephesinde gerginliklerin arttığı bir dönemde gerçekleşti.
Bu bağlamda İsrail, Suriye’nin güneyindeki Kuneytra’da bazı bölgeleri işgal etti ve askeri tesis ve karargahları hedef alarak, ülke topraklarını bombalamaya devam etti.
Ayrıca İsrail’in, Suriyeli Dürzileri korumak için müdahale etmekle tehdit etmesi, Gazze ve Lübnan’da devam eden çatışmanın ortasında daha kapsamlı bir savaşın patlak vereceğine ilişkin korku yarattı.
Bölgesel ve uluslararası konular
Şara ve Macron arasındaki görüşmelerde, başta Lübnan ve Gazze’deki durum olmak üzere bir dizi sıcak bölgesel konu ele alındı.
Söz konusu görüşmede Şara, Lübnan-İsrail sınırındaki gerginliğin yatıştırılmasında rol oynamaya hazır olduğunu, bölgede yeni bir alevlenmenin Suriye’deki durumu olumsuz etkileyeceğini ifade etti.
İki lider ayrıca, Avrupa’daki Suriyeli mülteciler konusunu da ele aldı.
Suriye Cumhurbaşkanı Şara, ülkesinin “mültecilerin güvenli ve gönüllü geri dönüşleri için uygun koşulları yaratmak üzere mümkün olan her türlü çabayı göstermeye” hazır olduğunu ifade etti.
Aynı zamanda, “Ülkede yeniden yapılanma, geniş bir uluslararası katılım gerektiriyor” ifadelerini de kullandı.
Ziyaretin sonuçları ve ilişkilerin geleceği
Siyasi analistler, Şara’nın Paris ziyaretinin Suriye’nin dış politikasında önemli bir dönüm noktası olduğunu ve yeni yönetimin Şam’ı uluslararası sahnede yeniden konumlandırma arzusunu yansıttığını vurguladı.
Orta Doğu meselelerinde uzman olan Samir Atallah konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı:
“Şara uluslararası ilişkilere yaklaşımıyla selefinden ayrılıyor. Daha pragmatik bir yaklaşım benimsiyor ve Suriye’nin Arap ve bölgesel komşularını terk etmeden ülkesinin Batı ile ilişkilerini geliştirmeye çalışıyor.”
Şara’nın ziyareti Fransa ile ilişkiler özelinde ise, 2012’den bu yana kapalı olan Şam’daki Fransız Büyükelçiliği’nin yeniden faaliyete geçmesinin önünü açıyor.
Macron basın toplantısında, Fransa’nın önümüzdeki dönemde bu adımı olumlu değerlendirdiğini de belirtti.
Aynı zamanda taraflar, Fransız şirketlerinin Suriye’deki yeniden inşa projelerine katılmasına kapı açan bir ekonomik işbirliği çerçeve anlaşması imzalayarak, Batı’nın Şam’a uyguladığı yaptırımlara yönelik ilk ihlali gerçekleştirmiş oldu.
Ekonomi uzmanları, bu adımın, özellikle yardım ve temel altyapı sektörlerinde olmak üzere, Avrupa’nın yaptırım politikasını daha geniş bir şekilde gözden geçirmesi konusunda öncü olacağını düşünüyor.
Bu çerçevede Suriye hükümeti, bu ayın başlarında Akdeniz’deki Lazkiye limanının yönetimi ve geliştirilmesini bir Fransız şirketine devretti.
Hükümet, Fransız CMA CGM şirketi ile Lazkiye limanının geliştirilmesi ve 30 yıl süreyle işletilmesi için anlaşma imzaladı.
Fransız şirket, altyapı ve üstyapının geliştirilmesi, mevcut ekipman ve rıhtımların bakımı için önümüzdeki üç yıl içinde 230 milyon euro yatırım yapacak.
Bu anlaşma, Suriye’nin Fransa ve Batı ile ekonomik ilişkilerini geliştirme arzusunu yansıtıyor.
Zorluklar ve engeller
Gözlemciler, Şara’nın Paris ziyaretinin önemine rağmen, Suriye ile Batı arasındaki ilişkilerin normalleşmesinin önünde hala büyük zorluklar bulunduğuna dikkat çekiyor.
Ulusal düzeyde, siyasi reform, azınlıkların korunması ve geçiş döneminde adalet konuları büyük engeller olmaya devam ediyor.
Macron, Şara ile görüşmesinde bu konuları “açık ve net” bir şekilde ele almaya özen gösterdi.
Bölgesel düzeyde ise İsrail ile yürütülen dolaylı müzakereler, İran ve Hizbullah’ın tepkisini çekebilir ve Şara’yı bölgesel ilişkilerini dengelemede zor bir denklemle karşı karşıya bırakabilir.
En önemli zorluk ise, şu ana kadar ziyaretle ilgili resmi bir yorumda bulunmayan ABD’nin pozisyonu olmaya devam ediyor.
Diplomatik kaynaklar, ABD’nin siyasi süreçte somut bir ilerleme sağlanmadan, Avrupa’nın Şam’a açılımını hızlanmasından endişe duyduğunu belirtti.
Reuters’a konuşan kaynaklara göre, Şara önümüzdeki haftalarda Berlin ve Roma’ya giderek, Avrupa’nın Suriye’ye açılım çemberini genişletmeyi ve yeni yönetimin uluslararası arenada muhatap alınabilecek bir ortak olduğuna dair imajını pekiştirmeyi amaçlıyor.