Sudan’da Kırmızı Alarm: Barajdan Gelen Taşkın Tehlikesi Büyüyor!

Sudan son günlerde eşi benzeri görülmemiş bir su kriziyle karşı karşıya. Hedasi Barajı’nda yükselen su seviyeleri, geniş bölgeleri sel riskiyle tehdit ediyor. Peki bu tehlike, ilgili ülkeleri daha büyük krizlerin önüne geçmek için işbirliğine zorlayacak mı? İşte detaylar...

Redhwan Al-khutabi
Sudan’da Kırmızı Alarm Barajdan Gelen Taşkın Tehlikesi Büyüyor

29.09.2025 - 15:44  |  Son Güncellenme: 29.09.2025 - 15:55

Sudan Su ve Tarım Bakanlığı, Nil Nehri boyunca “kırmızı alarm” sirenlerini devreye soktu. Bakanlık, binlerce evi ve tarım arazisini yok edebilecek yıkıcı seller konusunda uyarıda bulundu.

Her ne kadar Nil’in taşması doğal bir olay olsa da bu yılki korkular çok daha büyük. Çünkü olağan dışı su artışları doğrudan Etiyopya’daki Hedasi Barajı’ndan yapılan kontrolsüz bırakmalara bağlanıyor. Böylece mesele yalnızca doğal bir afet olmaktan çıkıyor ve bölgesel bir siyasi dosyaya dönüşüyor.

Rakamlar ürkütüyor


Bakanlığın açıkladığı verilere göre, Mavi Nil’den gelen su miktarı dört gündür günlük 730 milyon metreküpü aşıyor. Buna karşın Roseires Barajı 670 milyon, Sennar Barajı 600 milyon, Merowe Barajı ise 700 milyon metreküpü geçiyor.

Bu rakamlar, doğal seyrin yaklaşık 300 milyon metreküp üzerinde. Bu da Nil’in seviyesini tehlikeli şekilde yükseltiyor. Başkent Hartum’un yanı sıra Nil Nehri, Beyaz Nil, Sennar ve Mavi Nil eyaletleri en riskli bölgeler arasında.

Halkın korkusu ve acı hatıralar


Nehir kıyılarındaki köylerde insanlar mahsullerini ve hayvanlarını yüksek yerlere taşımak için zamanla yarışıyor. Geçen yıl binlerce evin yerle bir olduğu, geniş ekili alanların sular altında kaldığı manzaralar hala taze.

Çiftçilerden bazıları, “Geçen sene tarlalarımızı tamamen kaybettik. Bu yıl da aynı felaketin tekrarlanmasından korkuyoruz” dedi.

Barajdan gelen baskı


Sudan’ın eski Su Bakanı Dr. Osman et-Tum’a göre, Etiyopya Hedasi Barajı’nın göl seviyesini “kutlama amaçlı” yükseltti. Bunun sonucu olarak günlük 730 milyon metreküp gibi olağanüstü bir su salınımı gerçekleşti. Bu hamle, tam da sel sezonunun sonuna doğru, Sudan’daki barajları baskı altına aldı. Hartum yönetimi ise teknik ve lojistik kapasitesinin üzerinde bir yükle karşı karşıya kaldı.

Etiyopya’daki Hedasi Barajı.

Etiyopya her ne kadar “baraj taşkınları önler” dese de gerçekler bunun tam tersini gösteriyor. Kontrolsüz su bırakmaları, doğal süreçteki yavaş taşkınlardan çok daha tehlikeli “erken ve insan kaynaklı” sellere yol açıyor.

Son uyarı


Bugün Sudan’da yaşananlar, sıradan bir mevsimsel sel değil. Bu durum, devletin su yönetiminde karşı karşıya olduğu siyasi ve coğrafi zorlukların da testi niteliğinde.

Vatandaşlar endişeyle suların yükselmesini izlerken uzmanlar tabloyu “felaket öncesi son uyarı” diye niteliyor.

Nil’den gelen mesaj ise açık: Sudan, Mısır ve Etiyopya arasındaki bölgesel koordinasyon artık bir tercih değil, hayati bir zorunluluk. Aksi halde çok daha yıkıcı senaryolar kapıda.