BM, Mısır’a İnsan Haklarını İyileştirmesi İçin Çağrıda Bulundu

Birleşmiş Milletler, Mısır’ın insan hakları sicilini inceledi ve ülke hükümetine idam cezasının durdurulması, tutukluların serbest bırakılması ve temel hakların güvence altına alınması için somut adımlar atması yönünde çağrıda bulundu.
Muhammed Ata  
BM, Mısır’a İnsan Haklarını İyileştirmesi İçin Çağrıda Bulundu
29 Ocak 2025

Mısır’da, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nin bir mekanizması "olan Evrensel Periyodik İnceleme" (UPR) oturumunda, Mısır’ın insan hakları sicili incelendi. Ayrıca, kamu özgürlükleri ve siyasi tutuklamalarla ilgili olarak, Mısır da dahil olmak üzere bazı ülkelerin insan hakları taahhütlerine uyumu periyodik olarak gözden geçiriliyor.

Cenevre’de düzenlenen oturumda, Avustralya, Avusturya, Litvanya, Sierra Leone ve Mozambik gibi birçok ülke, Mısır’da idam cezasının durdurulması, yaşam hakkına saygı gösterilmesi ve tutukluların serbest bırakılması çağrısında bulundu. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve Adalet Komitesi (CFJ) gibi uluslararası insan hakları örgütleri tarafından hazırlanan raporlarda, Mısır’daki insan hakları durumunun sürekli olarak gerileme yaşadığına dikkat çekildi.

Bu durum, Mısır hükümetinin insan hakları alanında somut ilerleme kaydetmesi yönündeki baskıları artırıyor. 

Öte yandan UPR oturumunda, Mısır hükümetinin ülkenin karşı karşıya olduğu iç ve dış zorluklar ışığında, benimsediği insan hakları planları ve reformlarının güvenilirliği ve etkinliği sorgulandı.

Uluslararası bağlam ve zamanlama  


Mısır’ın insan hakları sicilinin UPR tarafından incelendiği oturum, uluslararası insan hakları örgütleri ve BM’ye üye devletlerin, bu konuda Kahire’ye yönelik baskılarının arttığı bir dönemde gerçekleşti.  

Söz konusu baskılara, Mısır hükümetinin insan haklarını iyileştirmeye yönelik reformlarının ciddiyeti konusunda sorular da eşlik ediyor.  

Öte yandan, Mısır’ın karşı karşıya olduğu büyük ekonomik zorluklar ışığında, ülkenin insan hakları sicili, uluslararası toplumla ilişkilerinin değerlendirilmesinde önemli bir unsur haline geliyor.  

Pek çok gözlemci, Mısır’ın insan hakları sicilinin iyileştirmesinin, uluslararası baskıyı hafifletme ve ekonomik işbirliği fırsatlarını artırmaya yardımcı olabileceğine inanıyor.  

Mısır hükümetinin tutumu  


Mısır Dışişleri ve Göç Bakanı Bedr Abdulati ve Sosyal Dayanışma Bakanı Dr. Maya Mursi  başkanlığındaki bir heyet, dün Cenevre’de düzenlenen UPR oturumunda uluslararası temsilcilere hitap etti.  

Söz konusu heyet, Mısır’ın sosyal güvenlik ve insan haklarına olan bağlılığını yeniden teyit etti.    

Mısır heyeti, 2021 yılında başlatılan Ulusal İnsan Hakları Stratejisi’nin, ekonomik, sosyal ve siyasi hakların geliştirilmesine odaklanarak, insan haklarının iyileştirilmesine yönelik ciddi bir kararlılığı temsil ettiğini vurguladı.  

Dışişleri ve Göç Bakanı Abdulati oturumda yaptığı konuşmasında, hükümetin sağlık, eğitim ve kadınların güçlendirilmesi alanlarında elde ettiği başarılara değinerek, bu çabaların olumlu bir değişim yaratma konusunda gerçek bir siyasi iradeyi yansıttığını söyledi.  

Mısır’ın özellikle terörle mücadele gibi zor konular üzerinde çalıştığını söyleyen Abdulati, ulusal güvenliğin korunması ile özgürlüklerin garanti altına alınması arasında bir denge kurulması gerektiğinin de altını çizdi.  

Bakanın bu açıklamalara rağmen, Mısır heyeti, bazı ülkeler ve insan hakları örgütleri tarafından kendilerine yöneltilen suçlamaları bunların “yanlış veya siyasi amaçlı bilgilere dayandığını” öne sürerek reddetti.  

Heyet ayrıca uluslararası toplumu, Mısır’daki insan hakları sicilini değerlendirirken ülke içindeki durumu dikkate almaya çağırdı.  

İnsan haklarına yönelik eleştiriler  


Mısır’ın yakın tarihindeki en kötü insan hakları krizlerinden birine tanıklık ettiğini gösteren uluslararası insan hakları örgütlerinin hazırladığı raporlar, UPR’nin incelemesinde güçlü bir şekilde yer aldı.  

Mısır merkezli Shehab İnsan Hakları Merkezi’nin Direktörü olan Mısırlı avukat ve insan hakları savunucusu Khalaf Bayoumi, konuya ilişkin Fokus Plus’a verdiği demeçte, 12 insan hakları örgütü ile işbirliği içinde, son yıllarda meydana gelen onlarca kaçırma vakasını belgeleyen ortak bir rapor sunduklarını söyledi.  

Bayoumi’nin açıklamasına göre söz raporda Mısır’daki bazı hapishanelerdeki zor ve insanlık dışı koşullara dikkat çekilerek, bu hapishanelerin kapasitelerinin üç katına ulaşarak aşırı kalabalık olduğu vurgulandı. Ayrıca gözaltı merkezlerindeki tıbbi ihmallerin de altı çizildi.  

Bu raporlarda, Mısır’ın sivil toplum kuruluşlarına (STK) yönelik muamelesi de eleştiriliyor.   

Söz konusu raporlar, bağımsız insan hakları örgütlerine yönelik baskıların olduğunu, bunların çocuğunun kapatılıp, çalışanlarının yargılandığını gösteriyor.  

Bu nedenle pek çok uluslararası örgüt, insan haklarını iyileştirmesi konusunda Mısır hükümetine karşı daha fazla baskı yapılması yönünde çağrıda bulundu.  

Cenevre merkezli Adalet Komitesi tarafından, Temmuz 2024’te Mısır’ın dördüncü incelemesi için UPR ekibine sunulan bir başka raporda şu ifadelere yer verildi:  

“Mısır’daki işçilerin koşulları, insan hakları ve ekonomik ihlaller konusunda giderek kötüleşen bir krizi yansıtmakta ve işçilerin onurlu bir şekilde yaşama becerilerini baltalamaktadır.”   

UPR, Mısır’ın pozisyonunu netleştirmesi ve insan haklarını iyileştirme çabalarını vurgulaması için önemli bir fırsat olarak görülüyor.  

Uluslararası raporlar ve insan hakları konusundaki eleştiriler, Mısır hükümetini zorlu bir sınava tabi tutarken, bazı sorular da akıllara geliyor.  

Mısır’ın gündeme getirilen meseleleri ele almak için somut adımlar atıp atmayacağı ya da durumun “gerçek bir değişim getirmeyecek vaatler ve göz boyayan yüzeysel reformlarla” sınırlı kalıp kalmayacağı en merak edilen soru olarak öne çıkıyor.  

UPR çalışma grubu, BM İnsan Hakları Konseyi’ne üye 47 ülkeden oluşuyor. Ancak, BM’ye üye olan 193 ülkeden her biri bir ülke incelemesine katılabiliyor.